YOLDA…

Kainatın ücra bir köşesinde nereye doğru gittiğini bilmeyen Dünya seyyaresinin üzerinde idrak yeteneğinin çok güçlü olduğunu zanneden insan, binlerce yıldır kendi yaşamını daha düzenli ve anlamlı devam ettirebilme adına sürekli ömrünü yollarda ve yolculuklarda tüketmiştir. Bu geleneği benim de devam ettirdiğim şüphesiz ki aşikar…

Yoldayım…

Sadece kainatın ücra bir köşesinde kendi ücralarımda kaybolmuş durumda evime dönüyorum. Yüreğimde olanlar bile kendi kendilerinden bıkmış belki de… Bana küfredercesine haykırıyorlar! Yeter!… Aklım ise biraz daha muzip sürekli bana değişik rotalar çizebilme derdinde, kalbimi umursamazcasına… Acıdan bihaber, duygudan bihaber.

Yoldayım…

Tanıdığım istikamette ama her gün aynı yolda yabancı. Yanımda oturan adam bile bu yabancıya daha fazla tahammul edemeyip kalkıyor. Yanımı dolduracak başka bir yabancıya bırakmak üzere… Amacımız aynı ama, ya düşünceler, umutlar, beklentiler, dertler, sevgiler, aşklar, heyacanlar?

Yoldayım…

Yanıma izmarit kokan bir amca biniyor. Yazdıklarımdan umarsız. Kendi derdinde, düşüncelerinde boğulmuş yaşlı bir amca, sırtını bana dönüyor…

Yoldayım…

Kulağımda Sytem of a Down “Radio/Video” çalıyor. “They take me away from…” melodinin etkisinden olacak aklım yine kalbime acımayarak beynimin tecrit edilmiş bölgesine giriyor, izin almaksızın… Yine büyük bir kavga! Beynimde gidip gelmeler. Belkide bir şizofrenik vak’a baş gösteriyor. Yine o heryerde benle konuşuyor, dokunuyor, bakıyor… Hayal olduğunu algılayan tarafım, “Seni senin kadar düşünmüyor.” diyor. “Belki de sen onun için sadece sıradan bir hayal bile değilsin.” diyor. Aptala yatarcasına…

Yoldayım…

Köprüler, dükkanlar, alışveriş merkezleri, istasyonlar geçiyorum. Ama benden asıl geçenin O olduğunun farkına vara vara… Kim mi bu O? Sadece kaybetmek istemediğim biri. Ama bunu bildiğini biliyorum. Bilmek istemediğini de. Bu yüzden onun için bu yolda yanımda oturan adamın beni ya da benim adamı bir daha hatırlamayacak olmamız gibi olmamızı ister miydi acaba? Ya da bu meseleyi bu durum gibi onunda hatırlamamasını ben ne kadar isterdim… Aptal numarası yapmak… Hayat tiyatrosunda sanırım bu rol ile baş roldeyim.

Yoldayım…

Yol bitmek üzere. Otobüsten insanlar inmeye başladı. Yolda tadilatlar olduğu için alternatif yollardan gidiyoruz. Benim de tadilatta olan kalbim için alternatif bir yol var mı? Bilemiyorum… Ararsam bulur muyum gerçek O’nu? Yol bitmek üzere ve ben hala onu düşünüyorum, hayalimde bile üzmekten korkarak…

Y.K